(+90) 312 418 82 69

jfmo@jeofizik.org.tr

Milli Müdafaa Caddesi NO:10/7

06650 Kızılay/ANKARA
MENU
YAPI DENETİM ÇALIŞTAYI

YAPI DENETİM ÇALIŞTAYI

23 Eylül 2011 tarihinde Seyhan Belediyesi Kültür Merkezi‘nde EMO Adana Şubesi tarafından düzenlenen ‘‘Yapı Denetim Çalıştayı‘‘na şubemizi temsilen Şube Başkanımız Melih Baki, Şube II. Başkanımız Murat Akcan, Yedek Yönetim Kurulu Üyemiz Emin Pişkin ve üyelerimiz katılmışlardır.

Şubemizi temsilen, Şube Başkanımız Melih Baki geniş yankı uyandıran bir konuşma yapmıştır.

Şube Başkanımız Melih Baki‘nin konuşma metni;

Sayın konuklar, değerli arkadaşlarım, meslektaşlarım;

Tarih boyunca dedelerimizin, babalarımızın yaptığı evlere bakın, deprem meydana gelmeden istisnalar (bir iki ev) hariç hiç birisinin yıkıldığı görülmemiştir. Ne zaman bir deprem olsa yer hareket ediyor, bina yıkılıyor. Demek ki binayı yıkan depremin dinamik parametreleridir. Bunlar da ancak jeofizik yöntemlerle hesaplanır. Gelişmiş ülkelerde böyle yapılmaktadır.

4708 sayılı yapı denetim kanununda, yapı denetim kuruluşlarının bünyelerinde jeofizik mühendisi bulundurması veya jeofizik hizmeti satın almasının gerekliliği belirtilmesine rağmen, hiçbir yapı denetim kuruluşunda ve ilgili idarede istihdam edilmediği, statik projeye esas teşkil eden zemin ve temel etüt raporlarının nasıl hazırlanması gerektiğini tanımlayan ve zorunlu kılan,

a) Tip İmar Yönetmeliği

b) Adana Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliğinin depreme dayanıklı yapı tasarımında en önemli etken depremin dinamik parametrelerini hesaplayan jeofizik uygulamalarının yer almadığı raporların çoğu yapı denetim kuruluşlarının yapmadan belediyelerle kavga edilmesi, olası bir depremde yıkılacak binaların yapı denetim kanununda ki tanımlarda göz önüne alındığında suç işledikleri ve sanık sandalyesinin aktörleri olacaktır. Hazırlanan zemin temel etütlerinde deprem parametresi olmayan zemin emniyet gerilmesinin jeoloji ve jeofizik mühendisleri tarafından hazırlanmasının doğru olmadığı; Temel tipi, genişliği, derinliği, bina kat adeti bilinmeden hesaplanmasının çok büyük sakıncalar doğuracaktır. Nedeni ise jeoloji ve jeofizik mühendisi statik ve depremin dinamik parametrelerini hesaplayarak ilgili ve konusunda uzman olan betonarme ve statik hesabı yapan inşaat mühendisi tarafından hesaplanır.

Son 10 yıla baktığımızda ülkemizin büyük kent depremleriyle sarsıldığı görülür. En son Marmara depreminde Türkiye‘nin en saygın sanayi kuruluşları dahil, yıkılan binaların, sanayi tesislerinin hepsinin raporlarının hazırlandığı görülür. Tek eksiklikleri depremin dinamik parametrelerini hesaplayan jeofizik uygulamaları içermemesidir. İnsan hayatından daha önemli, daha öncelikli hiç Bir şey olmadığına göre temel görevimiz depreme dayanıklı yapı tasarımını eksiksiz, Tip İmar Yönetmeliği ve Adana Büyükşehir Belediyesi İmar Yönetmeliğinin uygulanması mühendisler arasında sorunun bilimsel açıdan çözülüp, hayata geçirilmesi gerekir. Aslında bu toplantı gecikmiş bir toplantıdır. Umarım bundan sonra deprem coğrafyasında yer alan ülkelerin depreme dayanıklı yapı tasarımında gösterdikleri özeni ve bilimsel uygulamaları biz ülke olarak hayata geçirebiliriz. Olabilecek bir depremde toplu ölümlerin terör suçuna girmesi gerekir, çünkü doğal afetler insan öldürmez, insanların kendi yapmış oldukları dayanıksız yapılar insan öldürür.

Saygılarımla,

Melih BAKİ
JFMO Adana Şube Yönetim Kurulu Başkanı

Okunma Sayısı: 1404