(+90) 312 418 82 69

jfmo@jeofizik.org.tr
tmmobjfmo@hs01.kep.tr

Milli Müdafaa Caddesi NO:10/7

06650 Kızılay/ANKARA
MENU
<BR><BR>17 MART DEPREM HAFTASI



17 MART DEPREM HAFTASI

Bilindiği üzere; Ülkemiz de dünyanın en etkin deprem kuşaklarından birinin üzerinde yer almaktadır. Geçmişte Ülkemizde birçok yıkıcı depremler olduğu gibi, gelecekte de sık sık oluşacak depremlerle, eğer gerekli tedbirler alınmasa, büyük can ve mal kayıplarıyla karşı karşıya karşılaşacağımız su götürmez bir gerçektir. Deprem Bölgeleri Haritası‘na göre, Ülkemizin %92‘sinin deprem bölgeleri içerisinde olduğu, nüfusumuzun %95‘inin deprem tehlikesi altında yaşadığı ve ayrıca büyük sanayi kuruluşları merkezlerinin %98‘i ve barajlarımızın %93‘ünün deprem bölgesinde bulunduğu bilinmektedir.

 

Ülkemizin deperem gerçeği göz önüne alındığında, yapı üretim kalitesinde yüksek bir standı sağlamak için, denetim mekanizmalarını etkili bir şekilde işletmek gerekir. Bu sebeple başta devlet olmak üzere, yerel yönetimlere, meslek odalarına, sivil toplum kuruluşlarına, mimar ve mühendislere çok büyük sorumluluk ve görevler düşmektedir. Bu sebeple; TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası olarak sürekli söylemiş olduğumuz ve önemli gördüğümüz bazı hususları tekralamakta büyük fayda görmekteyiz.

•  Depreme dayanıklı yapı tasarımı için zemin etütlerinde mutlaka Jeofizik Mühendisliği Hizmetleri yer almalıdır.

• İmar planına altlık teşkil edecek jeolojik-jeofizik-jeoteknik etütler yapılmadan yeni yerleşim yerleri belirlenmemeli ada ve parsel bazlı tüm yapılaşmalarda mühendislik hizmeti almayan hiçbir uygulamaya ruhsat verilmemelidir.

• Riskli alanlar imara açılmamalıdır. Bilimsel normlara dayalı yer seçimi yapılmalıdır. Niteliksiz yapı üretimi engellenmelidir.

• Binayı yıkan depremin dinamik parametreleridir. Zeminin dinamik özelikleri Jeofizik Mühendisleri tarafından hesaplanmaktadır. Yer seçiminde ve yapılaşmada zemin özelliklerine göre binalar yapılmalıdır.

• Merkezi ve yerel idarelerde zemin etüt raporlarının standartlara uygun yapılmasının sağlanması ve denetimi için Jeofizik Mühendisi istihdamı arttırılmalıdır. Kamusal denetim etkinleştirilmelidir. Yerel idarelerde zemin etüt raporlarının kontrolü ve gerekli durumlarda yerinde denetimi amacıyla Jeofizik Mühendisi istihdamı zorunlu hale getirilmelidir. 

• Yapı Denetim Yasası, İmar Yasası, Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Yasa ve ilgili diğer yasa ve yönetmelikler, TMMOB ve Odaların önerileri alınarak yeniden düzenlenmelidir.

• 4708 Sayılı Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliği değiştirilmeli, yapı üretim sürecinden bitimine kadar önemli bir rol oynayan Jeofizik Mühendislerinin Teknik Müşavirlik Kuruluşu veya Yapı Denetim Kuruluşu ortağı olma zorunluluğu getirilmelidir.

• 6306 sayılı "Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ve Kanunun Uygulama Yönetmeliği"nde, mevcut binaların değerlendirilmesi, riskli bina tespitleri ve güçlendirme çalışmalarında yapılacak tahribatsız incelemelerde Jeofizik Mühendisliği hizmetleri zorunlu hale getirilmelidir.

• 3194 Sayılı İmar Kanununun 8. Maddesine eklenen 1ı) bendi ile rapor onay vizelerinin kaldırılarak Meslek Odalarının denetleme yetkisi yok edilmeye çalışılmaktadır. Bu düzenleme; mühendislik hizmetlerinin mesleki ve teknik esaslara ve ülke yararı doğrultusunda verilmesini engelleyici bir düzenlemedir. Kamu yararı açısından Odaların mesleki denetimini yok etmeyi hedefleyen bu değişikliğin düzeltilmesi gerekmektedir.

• Kentsel değişim-dönüşüm projelerinde öncelik, afet riskinin yüksek olduğu yerlere ve göçecek binalara verilmelidir.

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası olarak, bir doğa olayı olan depremlerin felekete dönüşmemesi için önerilerimizin dikkate alınması gerekmektedir.

Bu vesileyle, yaşadığımız depremlerde yaşamını yitiren vatandaşlarımızı saygıyla anıyoruz., 

Saygılarımızla,

TMMOB JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI

XV. DÖNEM YÖNETİM KURULU

Okunma Sayısı: 419