(+90) 312 418 82 69

jfmo@jeofizik.org.tr
tmmobjfmo@hs01.kep.tr

Milli Müdafaa Caddesi NO:10/7

06650 Kızılay/ANKARA
MENU
<BR>17 AĞUSTOS 1999 BÜYÜK MARMARA DEPREMİNİ UNUTMADIK


17 AĞUSTOS 1999 BÜYÜK MARMARA DEPREMİNİ UNUTMADIK

16 yıl önce bugün; 17 Ağustos 1999 günü saat 03:02`de merkezi Kocaeli-Gölcük olan, endüstrinin ve nüfus yoğunluğunun en yoğun olduğu Marmara Bölgesinde meydana gelen Richter ölçeğine göre 7.4 büyüklüğündeki deprem yaklaşık, 17.479 yurttaşımızın ölümüne, 45.953 yurttaşımızın yaralanmasına, 244.383 konutun hasar görmesine, 25-30 Milyar Dolar zararın meydana gelmesine neden olmuştur.

Geçen 16 yılda maddi kayıplar kısmen karşılanmış olsa da, yaşanan bu afet sonucunda yitirdiğimiz insanların acısını yüreğimizde yaşıyoruz. Deprem sonrası yaşanan büyük acıların temel nedeni mühendislik hizmetlerine yeterince önem verilmemesi, zemin özellikleri dikkate alınmadan konutlar, sanayi tesisleri, ulaşım alt yapıları yapılmasıdır.

Ülkemiz dünyanın en etkin ve yıkıcı deprem kuşaklarından birinin üzerinde bulunmaktadır. Depremler geçmişte olduğu gibi gelecekte olacaktır. Ülkemiz depremle iç içe yaşamak zorundadır. Deprem öncesi, sırası ve sonrası için gerekli önlemler alınmazsa aynı acıların yaşanması kaçınılmazdır. Ülkemiz insanlarının büyük acılarla karşılaşmaması için yetkilileri uyarıyor, duyarlılığa davet ediyoruz.

Bir doğa olayı olan depremin olmasına engel olmak mümkün değildir. Ancak depremlerin doğal afete dönüşmemesi için tedbirler almak mümkündür. Depremden korunmanın en önemli parametresi, zemini ve zemin özelliklerinin iyi bilinmesidir. Zemin özelliklerini belirlemek ve buna göre yapılaşmaya gitmek gerekir. Bu çalışmalar multidisipliner mühendislik çalışması olmalıdır. Bunun yanında Yasa ve Yönetmelikler çıkarılırken insanımızın mal ve can güvenliği ön plana alınarak, bir mühendislik dalını diğerine üstün kılmadan bilimsel veri ve gerçeklere dayalı ortak çalışmalar olması sağlanmalıdır.

4708 sayılı Yapı Denetim Uygulama Yönetmeliğinde Jeofizik Mühendisleri laboratuvar denetçisi ve jeoteknik etüd sorumlusu olarak görevlendirilmiştir. Jeofizik Mühendislerinin görevi sadece zemin ve laboratuvar deneyleri ile sınırlı değildir. Mevcut binalarda ve bina yapım süreçlerinde, binalarda yapılan tahribatsız incelemelerde jeofizik cihazlar kullanılmaktadır. Bu kapsamda yeni yapılacak ve mevcut binaların deprem etki ve çekince tehlikesi yönünden testi, betonun deprem parametreleri cinsinden dayanımı, homojenliği ve nem durumu, donatıların yerleri, çapları, korozif özellikleri Jeofizik Mühendisleri tarafından tespit edilmektedir. Bu nedenle, Yapı Denetim Kuruluşlarında jeofizik yöntemlere dayanan  tahribatsız incelemeler için Jeofizik Mühendisi bulundurulması zorunlu hale getirilmelidir.

Yeni yapılacak yapının tüm aşamalarında, tahribatsız beton deneylerinin ve betonda hasarsız mukavemet ölçümlerinin yapılmasında ve yapıların depremsellik analizlerinde kullanılacak depremsellik verilerinin ölçümü için üst yapının çeşitli yerlerinde ve zeminde sismolojik ölçümler alınması 06.03.2007 tarih ve 26454 sayılı Resmi Gazete`de yayınlanarak yürürlüğe giren" Deprem Bölgelerinde Yapılacak Binalar Hakkında Yönetmelik"te yer almaktadır. Yönetmelik gereği binalarda tahribatsız jeofizik incelemeler yapılması ve yapı statik projesine yönelik olarak hazırlanacak jeoteknik  çalışmaların arazide denetlenmesi ve sonuçlarının değerlendirilmesi, üst yapıda tahribatsız incelemeler, yapıların depremsellik analizi Jeofizik Mühendislerinin yetki ve sorumluluğundadır.

Yapı üretim sürecinden bitimine kadar söz konusu çalışmalar içinde yer alan Jeofizik Mühendislerinin, yapı denetim kuruluşları ortağı olarak zemin laboratuvar deneyleri, jeoteknik etüd ve yapıda tahribatsız jeofizik testlerle ilgili proje müellifi ve denetçisi olma zorunluluğunun getirilmesi kamu yararına olacaktır.

Binayı yıkan depremin dinamik parametreleridir. Zeminin dinamik özellikleri Jeofizik Mühendisleri tarafından hesaplanmaktadır. Bu nedenle, depreme dayanıklı yapı üretimi için, zemin etütlerinde mutlaka Jeofizik Mühendisliği çalışmaları olmalıdır. Ada ve parsel bazlı tüm yapılaşmalarda mühendislik hizmeti olmayan hiçbir uygulamaya ruhsat verilmemelidir.

 Deprem öldürmez bina öldürür, sağlam zeminlerde sağlam binalar yapılırsa ve önlemler önceden alınırsa yaşadığımız depremlerin yol açacağı can ve mal kayıpları azaltılabilir. Sağlıklı ve güvenli kentleşmeler için yapı üretimi ve denetiminin bilimin ve mühendisliğin yol göstericiliğinde olmalıdır.

TMMOB Jeofizik Mühendisleri Odası olarak 17 Ağustos`u unutmayacağız, unutturmayacağız. Halkımızın daha iyi yerleşim alanlarında ve daha güvenli yapılarda yaşama hakkını hep savunacağız.

Yaşadığımız depremlerde yaşamını yitiren vatandaşlarımızı saygıyla anıyoruz.

17.08.2015

TMMOB JEOFİZİK MÜHENDİSLERİ ODASI 

XV. DÖNEM YÖNETİM KURULU

Okunma Sayısı: 374